Titanik James Cameron'un Yapımcısı, Yönetmeni ve Yazarı Olduğu ve Dünya'nın en popüler Romatizm İçeren Yapımlarından Olup 20th Century Studios, Paramount Pictures Studios ve Lightstorm Entertainment İle Birlikte Yapılan Sinemalar'da 2 Şubat 1998'de Yayınlanan Filmdir. Film Televizyon'da İlk Kez 16 mart 2003'de Star TV'de daha sonra Yapım Şirketine Bağlı Olan FOX'ta[1], 16 Nisan 2011'de TRT 1'de[2] ve son olarak 16 Temmuz 2021'de ATV'de Yayınlandı.[3] Türkiye'de Akış Platfromu Disney+'ın Türkiye'de Yayın Hayatına Başlaması ile Film Disney+ Kütüphanesine Eklendi ve Dijital'de Türkiye'de Disney+'da Yayınlanmaya Başladı.[4]
Aşk, Romantizm Gibi Unsurları Barındıran Film Geçmişteki Titanik Gemisinin Batmasını Film' Uyarlayarak Tarih'i Öğeleride Barındıran bu film 200 Milyon Dolarlık Bütçesi ile 3 Saat 14 Dakika Uzunluğun'dadır. Film Türkiye'de Tüm Zamanların En Çok İzlenen 32. Filmidir.
Özet
Büyük bir törenle ilk seferine uğurlanan Titanik yolcu gemisinin hazin sonu...
Zengin ve yoksul yüzlerce insan, çok büyük ve gösterişli Titanik gemisiyle Amerika'ya gitmek üzere denize açılır. Fakir genç Jack, zengin bir ailenin kızı olan Rose'a aşık olur. İki sevgili, aşklarını yaşamaya çalışırken batmaz denilen Titanik'in bir buz dağına çarpması, herkesin kaderini değiştirir. On bir Oscar ödüllü başyapıt, Leonardo Di Caprio ve Kate Winslet'ın canlandırdıkları 'zengin ve yoksul' karakterlerin aşkına yüklediği anlamlarla da öne çıkıyor.
Hikaye
1996'da, hazine avcısı Brock Lovett ve ekibi "Okyanusun Kalbi" ismindeki elmas kolyeyi aramak amacıya RMS Titanic'in enkazında araştırmalar yapmaktadır. Kolyenin Caledon "Cal" Hockley'in kasasında olduğuna inanan ekip kasaya ulaşır fakat kasada kolye yerine Titanic'in battığı gece olan 14 Nisan 1912 tarihine ait kolyeyi takan çıplak bir kadın resmi bulunur. Resmin bulunduğu haberini alan Rose Dawson Calvert isimli yaşlı bir kadın Brock Lovett'ı arar ve resimdeki kadının kendisi olduğunu iddia eder. Bunun ardından torunu Lizzy Calvert'la birlikte Lovett ve ekibini gemilerinde ziyaret eder. Kolyenin yeri hakkında bir bilgisi olup olmadığı sorulduğunda Rose Titanic'teki anılarını anlatmaya başlar ve geminin battığı gece öldüğü düşünülen Rose DeWitt Bukater olduğunu söyler.
1912'de, 17 yaşındaki birinci sınıf yolcusu Rose, gemiye Southampton'da Pittsburgh'lu çelik alanında çalışan zengin bir işletmecinin oğlu olan, nişanlısı Caledon "Cal" Hockley'in ve annesi Ruth DeWitt Bukater ile biner. Ruth, evliliğin DeWitt Bukater'ların gizli mali sorunlarını çözeceği gerekçesiyle Rose'un nişanlılığının önemini vurgular. Nişanlılığından dolayı çılgına dönen Rose, geminin kıçından atlayarak intihar etmeyi düşünür. Jack Dawson isminde kafasına göre yaşıyan ve resim çizme hobisine sahip olan bir genç ise onu bu fikrinden vazgeçirttirmeye çalışır. Bu olay sırasında görevliler tarafından geminin en arkasında Jack'le birlikte bulunan Rose, merağından dolayı geminin arkasından pervanelere baktığını ve Jack'in onu düşmekten kurtardığını söyler. Rose'un ısrarları üzerine Cal müteşekkir olduğunu göstermek için sağ kolu Spicer Lovejoy'a, Jack'e ödül olarak 20 Dolar vermesini söyler ancak Rose bu teklifi beğenmez. Ardından Caledon Hockley, Jack'i ertesi akşam yemeğe davet eder. Cal ve Ruth üçüncü sınıftan gelen genç adamdan rahatsız olsa da Jack ile Rose çekingence bir arkadaşlık geliştirir. Birinci sınıftaki akşam yemeğinin ardından Rose gizlice üçüncü sınıftaki bir partide Jack'e katılır.
Cal ve Ruth tarafından Jack'i görmesi yasaklanan Rose, Jack'in devam eden ilgisini kesmeye çalışır. Buna karşın kısa süre içerisinde Jack'i Cal'a tercih ettiğini fark eder ve Titanic'in günışığını gördüğü son anlarda geminin başında onunla buluşur. Bunun ardından Rose'un lüks kamarasına giderler. Kamarada Rose Jack'ten kendisinin Cal'ın nişan hediyesi olan Okyanusun Kalbi'ni taktığı ve tamamen çıplak olduğu bir resmini yapmasını ister. Daha sonra peşlerine düşmüş, Cal'ın korumasını atlatan ikili, geminin kargo bölümünde lüks bir arabanın arka koltuğunda sevişir. Geminin ön havuz güvertesine giden ikili, burada geminin bir buzdağıyla çarpışmasına tanıklık eder ve gemi görevlilerinin durumun ciddiyetinden bahseden konuşmalarına kulak misafiri olur.
Cal, Jack'in yaptığı resmi ve Rose'un bıraktığı alaycı notu kasasında kolyeyle birlikte bulur. Çok sinirlenen Cal, korumasına Jack'in paltosunun cebine kolyeyi bıraktırır. Kolyeyi çalmakla suçlanan Jack, geminin alt kısımlarında bulunan güvenlik sorumlusunun bürosuna götürülüp burada bir boruya bağlanır, Cal ise kolyeyi kendi paltosuna koyar. Rose, Cal ile bir filikaya binmiş olan annesini terk ederek aşağıya iner ve Jack'i serbest bırakır. Bunun ardından gemi, yakınlarda bulunan diğer gemilerin dikkatini çekmek için işaret fişekleri atmaya başlar.
Jack ve Rose güverteye ulaşınca Cal ve Jack Rose'u filikalara binmesi için ikna eder, bu sırada Cal kendisi ve Jack'i güvenle gemiden uzaklaştıracak bir anlaşma yaptığını söyler. Rose filikaya bindikten sonra Cal Jack'e anlaşmanın sadece kendisi için geçerli olduğunu söyler. Rose'un bindiği filika indirilirken Rose Jack'ten ayrılamayacağını fark edip onunla yeniden bir araya gelmek için Titanic'e geri atlar. Çok sinirlenen Cal tabancayla onları içerisine su dolmakta olan birinci sınıf yemek salonuna kadar kovalar. Mermilerini tükettikten sonra kendisine acı veren bir biçimde elmasın Rose'a verdiği ceketinde kaldığını fark eder. Geminin durumunun artık acil olması nedeniyle güverteye dönüp kayıp bir çocuğa eşlik edermiş gibi yaparak filikalardan birine biner.
Jack ile Rose üst güverteye geri döner. Bütün filikalar ayrılmıştır ve geminin kıçı yükseldikçe yolcular gemiden aşağıya düşmektedir. Gemi ikiye ayrılır ve kıç bölümü doksan derecelik bir açıyla havaya yükselir. Jack ve Rose geminin bu son bölümüyle birlikte okyanusa iner. Jack Rose'un sadece bir kişiyi taşıyabilecek bir duvar kaplamasına çıkmasına yardım eder. Kaplamanın kenarını tutan Jack Rose'a sıcak yatağında yaşlı bir kadın olarak öleceğini söyler. Bu sırada Beşinci Subay Lowe hayatta kalanları aramak üzere bir filikayla yola çıkmıştır. Rose'u kurtarır; ama Jack filika gelene kadar hipotermiden ölmüştür.
Rose ile diğer kurtarılanlar RMS Carpathia ile New York'a götürülür. Rose burada adını Rose Dawson olarak verir. Cal Carpathia'nın güvertesinde kendisini ararken rastlanır. Daha sonraları Cal'ın 1929 yılında borsanın çökmesiyle servetini kaybettikten sonra intihar ettiğini öğrenir.
Hikâyesini anlatmayı bitiren Rose, tek başına Lovett'ın gemisinin kıçına gider. Burada en başından beridir elinde olan Okyanusun Kalbi'ni çıkarır ve denize atar. Yatağında uyurken, şifonyerinin üzerindeki fotoğraflar görüntüye gelir; bu fotoğraflar Rose'un Jack'ten ilham alarak yaşadığı özgür hayatı göstermektedir. Jack'in de ölmeden önce söylediği gibi yatağında ve huzur içinde hayata gözlerini kapar. Bunun ardından genç Rose Titanic'teki Büyük Merdiven'de Jack ile bir araya gelir ve gemide hayatını kaybedenler tarafından alkışlanırken gösterilir.[5]
Seslendirme Sanatçıları
- Jack Dawson: Arda Aydın
- Rose DeWitt Bukater: Arzu Balkan
- Caledon 'Cal' Hockley: Ziya Kürküt
- Molly Brown: Parla Şenol
- Ruth Dewitt Bukater: Bedia Ener
- Rose: Rüçhan Çalışkur
- Brock Lovett: Murat Şen
- Edward James Smith: Mazlum Kiper
- Spicer Lovejoy: Gazanfer Ündüz
- Thomas Andrew: Uğur Taşdemir
- Bruce Ismay: Erhan Türkmen
Yapım Ekibi
Titanik Yapım Ekibini Öğrenmek İçin Titanik/Ekip Sayfasına Gidin!
Üretim
Titanic'in ana çekimleri Temmuz 1996'da Dartmouth, Nova Scotia'da Akademik Mstislav Keldysh'deki günümüz keşif gezilerinin çekimleriyle başladı. Eylül 1996'da yapım , tam ölçekli bir RMS Titanic'in inşa edildiği Rosarito, Meksika'da yeni inşa edilen Fox Baja Stüdyolarına taşındı . Kıç güvertesi , birkaç saniyede sıfırdan 90 dereceye yükselebilen bir menteşe üzerine inşa edilmişti, tıpkı geminin kıç tarafı batarken yükselirken. Dublörlerin güvenliği için birçok sahne köpük kauçuktan yapılmıştır. 15 Kasım'da uçağa biniş sahneleri çekiliyordu. Hava durumu verileri üzerine yapılan bir araştırma, huni dumanını kıç tarafına savuran rüzgarın kuzeyden güneye doğru estiğini ortaya çıkardığı için, Cameron RMS Titanic'i sancak tarafına inşa etmeyi seçti . Bu, geminin iskele tarafına demirlediği için Southampton'dan ayrılırken çekim yapmak için bir sorun teşkil ediyordu. Yazılı talimatların yanı sıra sahne ve kostümlerin uygulanmasının tersine çevrilmesi gerekiyordu; örneğin senaryoda birisi sağına doğru yürüdüyse, çekim sırasında sola doğru yürümek zorunda kalıyordu. Post prodüksiyonda film doğru yöne çevrildi.
Yayın
Titanık Filmi Bilinen Tarih'te 2 Şubat 1998'de Sinemalar'da Yayınlandı. Film Sinemaların Ardından Türkiye'de Televizyond'da İlk Olarak 16 mart 2003'de Star TV'de yayınlandı. Daha Sonra İse Türkiye'nin Ulusal Kanalı TRT 1'de 16 Nisan 2011'de Yayınlandı. Ardından Film Yapımcısının Kanalı Olan FOX'da 12 Kasım 2014 Yayınlandı[6]. Daha Sonra Show TV ve ve son olarak 16 Temmuz 2021'de ATV'de Yayınlandı.
Bu Dünya'nın En Çok Gişe Alan Aşk Film ve Dünya'nın En Çok Gişe Alan 3. Filmi Olan Titanik Dijital'de İse Türkiye'de Türkiye'de Disney+'ın Gelmesi ile Disney+'da ve Turkcell'in Dijtial Medya Servisi TV+'da Yayınlandı.
Galeri
Referans
- ↑ https://twitter.com/foxturkiye/status/532563557527744512
- ↑ https://m.facebook.com/TRT.Kurumsal/videos/10150144522751534/
- ↑ https://www.atv.com.tr/diger/titanik-yabanci-sinema-1625818588/diger/izle
- ↑ https://www.disneyplus.com/movies/titanic/1vXLGiOUqEP9
- ↑ https://tr.wikipedia.org/wiki/Titanik_(film)
- ↑ https://twitter.com/foxturkiye/status/532563557527744512